CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, Türkiye'deki çocuk yaşta gebelik sorununa dikkat çekerek çarpıcı açıklamalarda bulundu. TÜİK verilerine göre, son 24 yılda 590 bin 317 çocuk 18 yaşın altında doğum yaptı. Bu doğumların 21 bin 487'si ise 15 yaşın altındaki çocuklara ait. İlgezdi, bu durumun cinsel istismar boyutunun göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı ve iktidarın sessizliğini eleştirdi.
Türkiye'de Çocuk Yaşta Gebelik Gerçeği
İlgezdi, Dünya Sağlık Örgütü'nün 10-19 yaş aralığını "Adölesan Dönem" olarak tanımladığını hatırlatarak, Türkiye'de bu yaş grubunda doğum yapan çocuk sayısının son 24 yılda 2 milyon 154 bin 939'a ulaştığını belirtti. Bu vahim tablo, Türkiye'deki çocukların karşı karşıya kaldığı riskleri gözler önüne seriyor.
Adalet sisteminin, çocuğa yönelik cinsel istismarla mücadele etmek yerine, 18 yaşından küçük gebe çocuklara evlilik izni verilmesini "mücbir sebep" olarak görmesine tepki gösteren İlgezdi, bu durumun istismarı yasal olarak meşrulaştırdığını savundu. "Henüz çocuk yaşta olan birine mahkeme kararıyla ‘evlenebilir’ denmesi, kanun eliyle istismarın önünü açmak demektir" ifadelerini kullandı.
Doğum Oranlarındaki Düşüş ve İktidarın Teşvikleri
İktidarın doğum hızının düşmesine karşı verdiği ve vermeye hazırlandığı teşviklerin yetersiz olduğunu vurgulayan İlgezdi, şu bilgileri paylaştı:
- Kaba doğum hızı binde 20,3’ten 2024 yılında binde 11’e düştü.
- Eğitim seviyesi yükseldikçe doğum oranları da azalmaya devam ediyor.
- 2024’te yüksek öğretim alan kadınların çocuk sayısı 1,22’ye kadar geriledi. Bu sayı okuma yazma bilmeyen ya da okul bitiremeyen kadınlarda 2,65 oldu.
- 2009’da 30 ilin doğurganlık hızı Türkiye ortalamasından yüksekken, 2024 yılında bu sayı 26 ile düştü.
Çözüm Ne Olmalı?
Türkiye'de çocuk yaşta gebelik sorunu, çok boyutlu ve karmaşık bir yapıya sahip. Bu sorunun çözümü için öncelikle cinsel istismar vakalarının önüne geçilmesi, çocukların korunması ve eğitim seviyesinin yükseltilmesi gerekiyor. İktidarın bu konuda daha duyarlı olması ve etkili politikalar geliştirmesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, Türkiye'nin geleceği olan çocuklarımız için karanlık bir tablo ortaya çıkabilir.
