
Şok Gelişme! Beyaz Saray O İsim İçin Adaylığı Geri Çekti!
ABD Başkanlığı tarafından Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcılığı görevi için aday gösterilen Joel Rayburn'ün adaylığının geri çekilmesi Washington kulislerinde şaşkınlıkla karşılandı. Beyaz Saray'ın bu ani kararının ardında yatan nedenler merak konusu olurken, Senato'daki olası bir başarısızlık endişesi mi yoksa başka siyasi hesaplar mı etkili oldu soruları gündeme geldi.
Rayburn'ün Adaylığı Neden Geri Çekildi?
İddialara göre Beyaz Saray, Rayburn'ün Senato Genel Kurulu'nda yeterli desteği bulamayacağı endişesiyle bu kararı aldı. Ancak bu kararın arkasında daha derin siyasi dinamikler de olabilir. Rayburn'ün geçmişteki bazı uygulamaları ve açıklamaları, Senato'da hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat senatörlerin tepkisini çekmişti. Bu durum, adaylık sürecinin başından beri belirsizliklerle dolu olmasına neden olmuştu.
Axios haber platformunun aktardığı bilgilere göre, Rayburn'ün adaylığı Senato Dış İlişkiler Komitesi'nde 15'e karşı 7 oyla kabul edilmişti. Ancak, komite üyelerinin adaylığın Senato Genel Kurulu'na taşınmaması yönünde bir tavsiye kararı alması, Beyaz Saray'ın geri adım atmasında etkili oldu. Bu durum, Rayburn'ün Senato'da onay alma ihtimalinin düşük olduğunu gösteriyordu.
Senatörlerin Direnci ve Rayburn'ün Geçmişi
Beyaz Saray'ın, komite içindeki muhalefeti dikkate alarak adaylığı geri çektiği belirtiliyor. Süreçte, hem Cumhuriyetçi Senatör Rand Paul hem de bazı Demokrat senatörlerin itirazları öne çıktı. Özellikle Senatör Paul'ün, Rayburn'ün Suriye'deki ABD askerlerinin sayısını gizlemeye çalıştığı iddiaları üzerine oluşan şüpheleri, adaylık sürecini zora sokan etkenler arasında yer aldı.
Joel Rayburn, eski Başkan Donald Trump döneminde Suriye Özel Temsilcisi olarak görev yapmıştı. Bu görevi sırasında, Suriye'de konuşlu ABD askeri personelinin gerçek sayısını gizleme çabası içinde olduğu yönündeki iddialar, Senato'daki birçok isim üzerinde olumsuz bir intiba bırakmıştı. Bu iddialar, adaylık sürecinin aylardır askıda kalmasının da temel nedeni olarak gösteriliyordu. Şubat ayında bu göreve aday gösterilen Rayburn'ün onay süreci, nihayetinde Beyaz Saray'ın geri adımıyla sonuçlandı.
Adaylık sürecinde yaşananlar, Amerikan siyasetindeki kutuplaşmanın ve dış politika konularındaki farklı yaklaşımların bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Rayburn'ün adaylığının geri çekilmesi, Biden yönetiminin dış politika hedefleri ve öncelikleri açısından da önemli bir işaret olarak kabul ediliyor.
Bu beklenmedik gelişme, ABD'nin Yakın Doğu politikaları üzerinde nasıl bir etki yaratacak? Beyaz Saray'ın bu kararı, bölgedeki müttefikler ve rakipler tarafından nasıl algılanacak? Tüm bu soruların yanıtları, önümüzdeki günlerde daha net ortaya çıkacaktır.










