Türkiye'de kadına yönelik şiddet maalesef artarak devam ediyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun (KCDP) Mart 2025 raporu, durumun vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. Rapora göre, Mart ayında 18 kadın cinayeti işlendi ve 30 kadın şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti. Bu acı tablo, toplum olarak kadına yönelik şiddetle mücadelede daha kararlı adımlar atmamız gerektiğini gösteriyor.
Cinayetlerin Nedenleri ve Fail Profili
Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise cinayetlerin nedenleri. Öldürülen 18 kadından 4'ü, boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek veya ilişkiyi sonlandırmak gibi kendi hayatlarına dair karar alma süreçlerinde katledildi. Geri kalan 14 kadının ise hangi gerekçeyle öldürüldüğü henüz tespit edilemedi. KCDP, bu durumun kadın cinayetlerinin görünmez kılınmaya çalışıldığının bir göstergesi olduğunu vurguluyor. Cinayetlerin failleri genellikle evli oldukları erkekler, eski eşler veya yakın akrabalar oluyor. Bu durum, kadının en güvende olması gereken yerlerde bile şiddete maruz kaldığını ortaya koyuyor.
Şüpheli Kadın Ölümleri: Üzeri Örtülmeye Çalışılan Gerçekler mi?
Mart ayında yaşanan 30 şüpheli kadın ölümü, raporda en çok dikkat çeken noktalardan biri. Yüksekten düşme, intihar gibi nedenlerle açıklanan bu ölümlerin bir kısmının, şiddet geçmişi bulunan kadınlara ait olduğu belirtiliyor. KCDP, şüpheli ölümlerin etkin bir şekilde soruşturulması gerektiğini ve bu tür vakaların üzerinin örtülmeye çalışıldığını ifade ediyor. Şüpheli ölümlerin aydınlatılması, gerçeklerin ortaya çıkarılması ve sorumluların cezalandırılması, adaletin sağlanması açısından büyük önem taşıyor.
- Şüpheli ölümlerin detaylı incelenmesi
- Olay yeri incelemesinin titizlikle yapılması
- Tanık ifadelerinin dikkatle alınması
- Adli tıp raporlarının şeffaf bir şekilde paylaşılması
Koruma Kararları Neden İşe Yaramıyor?
Raporda, cinayetlerin önlenmesinde koruma kararlarının etkin bir şekilde uygulanmadığına dikkat çekiliyor. Mart ayında öldürülen kadınlardan bazılarının daha önce şiddet şikayetinde bulunduğu, ancak yeterli önlem alınmadığı ortaya çıktı. KCDP, "6284 sayılı Kanun'un uygulanması için mücadele ediyoruz. Kadınların yaşam hakkı, devletin somut adımlar atmasıyla korunabilir" açıklamasında bulundu. Koruma kararlarının etkin bir şekilde uygulanması, kadınların şiddetten korunması ve hayatlarının kurtarılması için hayati öneme sahip.
Kadın cinayetleri ve şüpheli ölümlerin artışı, toplumda büyük bir infiale yol açtı. Kadın hakları savunucuları, cezasızlık politikalarının son bulması ve İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden yürürlüğe girmesi taleplerini yineliyor. Mart ayı verileri, kadınların en çok evlerinde ve en yakınlarındaki erkekler tarafından öldürüldüğünü bir kez daha doğruladı. KCDP, raporun sonunda şu mesajı paylaştı: "Kadın cinayetlerini durdurmak için somut çözümler hayata geçirilmeli. Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe ve failler caydırıcı cezalar almadıkça, bu şiddet sarmalı devam edecek." Bu şiddet sarmalını kırmak için hep birlikte mücadele etmeliyiz.