Gezi Parkı eylemlerinin 12. yıl dönümü, Taksim Dayanışması'nın çağrısıyla Beyoğlu'nda düzenlenen bir anma etkinliği ile anıldı. Mis Sokak'ta toplanan siyasi parti, sendika, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar, "Karanlık Gider, Gezi Kalır" pankartı açarak Gezi eylemlerinde hayatını kaybedenleri andı. Ortak açıklamada, "Gezi'den darbe çıkarmak beyhude bir çabadır" denilerek Gezi davalarında tutuklu bulunanlara selam gönderildi.

Gezi Direnişi'nin Yükselişi ve Anlamı

2013 yılında Taksim Gezi Parkı'nda başlayan ve tüm Türkiye'ye yayılan eylemler, sadece bir parkı koruma mücadelesi olmanın ötesine geçerek, halkın demokrasi, özgürlük ve yaşam alanlarına sahip çıkma isteğinin bir sembolü haline geldi. Gezi direnişi, farklı kesimlerden insanları bir araya getirerek, ortak bir amaç etrafında kenetlenmelerini sağladı. Eylemler sırasında yaşanan polis şiddeti ve baskılar, halkın tepkisini daha da artırdı ve direnişin büyümesine katkıda bulundu.

Taksim Dayanışması'nın çağrısıyla bir araya gelen katılımcılar, "Her yer Taksim, her yer direniş" ve "Zindanlar yıkılsın, tutsaklara özgürlük" sloganları attı. Anma öncesinde İstiklal Caddesi'ne çıkan sokakların kapatılması ve Taksim-Şişhane metro istasyonlarında ulaşım kısıtlaması uygulanması dikkat çekti. DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu, yaptığı ortak açıklamada, Taksim çevresindeki ablukaya dikkat çekerek, Gezi Parkı'nda açıklama yapmalarının engellendiğini belirtti.

Arslanoğlu, Gezi eylemlerinde iş makinelerinin karşısına ilk çıkan isimlerden olan ve yakın zamanda hayatını kaybeden Sırrı Süreyya Önder ile milletvekili seçildiği halde tutuklu bulunan Can Atalay'ı anarak, Gezi davaları nedeniyle tutuklu bulunan isimlere selam gönderdi. Eylemlerde hayatını kaybeden 8 kişi için saygı duruşunda bulunuldu. Arslanoğlu, "Gezi'den darbe çıkarmak beyhude bir çabadır" diyerek, Gezi direnişinin halkın demokratik taleplerini dile getirdiği bir hareket olduğunu vurguladı.

Gezi'nin Mirası ve Geleceğe Etkisi

Gezi direnişi, Türkiye'nin yakın tarihinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Eylemler, halkın demokrasiye olan inancını ve özgürlük arayışını açıkça ortaya koymuştur. Gezi'de yaşananlar, sadece Türkiye'yi değil, dünyayı da etkilemiş ve farklı ülkelerdeki benzer hareketlere ilham kaynağı olmuştur. Gezi'nin mirası, Türkiye'de ve dünyada demokrasi, özgürlük ve adalet mücadelesi verenler için bir umut ışığı olmaya devam etmektedir.

Gezi Parkı, artık sadece bir park değil, aynı zamanda demokrasi ve özgürlük mücadelesinin bir simgesi haline gelmiştir. Uğruna ağır cezalar verilen insanların anıtlarının bulunduğu bu park, gelecek nesillere ilham vermeye devam edecektir. Taksim Dayanışması'nın yaptığı açıklamada, "Düşün yakamızdan, ülkemizi ve milyonlarca yurttaşımızı rahat bırakın…" çağrısı yapılarak, Gezi direnişinin taleplerinin hala geçerli olduğu vurgulanmıştır. Yoksulun, mağdurun, emeklinin, işçinin, köylünün, işsizin, öğrencinin sesini duyurmak için Gezi ruhunun yaşatılması gerektiği belirtilmiştir.

Gezi Parkı eylemlerinin 12. yıl dönümünde yapılan anma, Gezi direnişinin hala canlı olduğunu ve halkın demokrasi taleplerinden vazgeçmediğini göstermiştir. Gezi'nin mirası, Türkiye'nin geleceği için bir umut kaynağı olmaya devam edecektir.