30 Nisan 2025 Çarşamba

Çağla Tuğaltay Cinayeti: 25 Yıllık Sır Perdesi Aralanıyor mu?

İstanbul'un Şişli ilçesinde 2000 yılında işlenen Çağla Tuğaltay cinayeti, aradan geçen 25 yıla rağmen hala aydınlatılamadı. 15 yaşındaki lise öğrencisi Çağla'nın evinde ölü bulunmasıyla başlayan dava, Türkiye'nin en uzun süren faili meçhul dosyalarından biri haline geldi. Ancak son gelişmeler, bu karanlık olayın aydınlatılabileceğine dair umutları yeşertiyor.

Çözülemeyen Cinayetin Detayları

5 Haziran 2000 tarihinde okuldan döndükten sonra evinde ölü bulunan Çağla Tuğaltay'ın abisinin odasında, okul formasıyla bulunması olayın vahametini artırmıştı. Vücudunda cinsel istismar bulgusuna rastlanmamasına rağmen, cinayetin işleniş şekli ve failinin bulunamaması kamuoyunda büyük bir infial yaratmıştı. Cinayetle ilgili birçok iddia ortaya atılmış, ancak hiçbir somut delil katili işaret etmemişti.

Olayın ilk günlerinde abisi İlker Tuğaltay'ın Ordu'da olduğu belirtilmiş olsa da, resmi ifadesi ancak 2017 yılında alınabilmişti. Evdeki izlerin sadece ev halkına ait olması ve yabancı DNA veya parmak izine rastlanmaması, soruşturmayı çıkmaza sokmuştu. Alt komşu Gökçe'nin, Çağla'nın anahtarıyla eve girdiğini ve içeride biriyle karşılaştığını, ardından sesler ve kavga duyduğunu aktarması ise olayın seyrini değiştirebilecek bir tanıklık olarak kayıtlara geçmişti. Ancak bu tanıklık da cinayeti aydınlatmaya yetmemişti.

Soruşturma Yeniden Alevlendi

Avukat Ümit Altay'ın ailenin 24 yıllık süreçteki ifadelerini bir dilekçe haline getirerek savcılığa başvurması, dosyayı yeniden gündeme taşıdı. Bu başvuru sonrası İlker Tuğaltay'ın ifadesi 16 Ekim 2024'te alındı. Sosyal medyada da birçok kullanıcı, Çağla Tuğaltay cinayetinin çözülmesi için özel bir ekip kurulması talebinde bulundu.

Uzun yıllar boyunca rafa kaldırılmış olan dosya, Avukat Ümit Altay’ın çabalarıyla yeniden gündeme taşındı. Ümit Altay’ın girişimleri ve sosyal medya içerikleriyle tanınan Pınar BK’nın katkıları sayesinde cinayet konusu yeniden kamuoyunun dikkatini çekti. Sosyal medya platformlarında düzenlenen yayınlar, yeni tanık ifadeleri ve ortaya çıkan belgeler sayesinde dava tekrar savcılığın radarına girdi.

Aile Bireyleri Şüpheli Konumda mı?

Çağla’nın öldürüldüğü gün Ordu’da olduğunu öne süren ağabeyi İlker Tuğaltay, yıllar boyunca şüpheli konumunda görülmedi. Ancak olayla ilgili iddialar yoğunlaştıkça bazı çelişkili beyanlar tekrar sorgulanmaya başlandı. İlker Tuğaltay’ın otobüsle İstanbul’a döndüğünü söylemesine karşın, bu yolculukta yanında olduğunu belirttiği kuzenlerin ifadeleri henüz netlik kazanmadı. Telefon kayıtlarında görülen bazı tutarsızlıklar da dikkat çekiyor.

Baba Nedim Tuğaltay da olay günü dükkanında çalıştığını ve haberi telefonla aldığını beyan etmişti. Ancak olay yerine geldiğinde delilleri bozduğu polis raporlarına yansıdı. Dahası, yeni bir tanığın, cinayetin işlendiği saatlerde babayı elleri kanlı halde balkonda gördüğünü söylemesi, baba ve ağabeyin şüpheli statüsünü tekrar gündeme taşıdı.

25 yıldır süren bu adalet arayışı, Türkiye'nin vicdanında derin bir yara açtı. Çağla Tuğaltay'ın katillerinin bulunması ve adalete teslim edilmesi, hem ailesi hem de kamuoyu için büyük bir önem taşıyor. Soruşturmanın yeniden açılması ve yeni delillerin ortaya çıkması, bu karanlık olayın aydınlatılabileceğine dair umutları artırıyor. Gözler, yetkililerin atacağı adımlarda ve gerçeğin ortaya çıkarılmasında.

İlgili Haberler