Gazeteci Faruk Bildirici'nin e-Devlet üzerinden AK Parti'ye üye kaydedildiğini fark etmesiyle başlayan olaylar zinciri, birçok gazeteci, akademisyen ve emekli generalin de aynı durumda olduğunu ortaya çıkardı. Habersiz üye kaydedilen kişiler, sahteciliğin izini sürmek ve sorumlulardan hesap sormak için suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor.
## Habersiz Üyelik Skandalı Nasıl Ortaya Çıktı?
Olay, gazeteci Faruk Bildirici'nin e-Devlet uygulamasında "AK Parti'ye üye kaydı bulunduğunu" fark etmesiyle patlak verdi. Bildirici'nin bu durumu sosyal medyada paylaşması, birçok kişinin de aynı durumla karşı karşıya olduğunu gösterdi. Gazeteci öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan Tılıç, Prof. Dr. Ahmet Tolungüç, emekli bazı generaller ve eşlerinin de aralarında bulunduğu bu kişilerin ortak özelliği, 60'lı yaşlarının ortalarında olmaları ve herhangi bir siyasi parti üyeliği bulunmamalarıydı.
Bildirici, yaşadığı süreci ANKA Haber Ajansı'na şu sözlerle anlattı: "Böyle bir sahtecilik onları şaşırtmadı. Çünkü daha önce başkaları da aynı şikayetle başvurmuşlardı. Hemen bilgilerimi alıp, İl Başkanlığı’na bilgi verdiler; oradan da pazartesi günü üyeliğimin silineceği yanıtı geldi." Bildirici, üyeliği silinmezse suç duyurusunda bulunacağını belirterek, "Sahte üyelik formumu ve belgeleri de isteyeceğim. Bakalım benim adıma kimler imza atmış, formu nasıl düzenlemişler? Sahtecilikten utanıyorlarsa en azından özür dilerler" dedi.
## Mağdurlardan Tepkiler ve Suç Duyurusu Hazırlığı
Olayın ortaya çıkmasının ardından, birçok kişi e-Devlet üzerinden üyeliklerini kontrol etti ve habersiz bir şekilde AK Parti'ye üye yapıldıklarını öğrendi. Duruma tepki gösteren mağdurlar, bu durumun organize bir sahtecilik olduğunu ve sorumluların cezalandırılması gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Doğan Tılıç, yaşadığı durumu şu sözlerle ifade etti: "TC kimlik numaramı ve tüm kimlik bilgilerimi alan biri, benim adıma imza da atarak işlemleri tamamlamış. Düşünün şimdi, bilginiz dışında ve arzunuz hilafına sizi bir partiye üye yapanlar, daha neler yapabilirler?" Tılıç da e-Devlet'teki seçeneği kullanarak üyelikten "istifa" ettiğini belirterek, sahtecilik hakkında yargıya başvuruda bulunacağını açıkladı.
Faruk Bildirici ise, "Başvursam kabul etmeyecek bir partinin benden habersiz beni üye yapması doğrudan siyasi ahlaksızlık. İnsanları kendilerinden habersiz sahte üye yapmak, bunun için de devlet gücünü ve bilgilerini kullanmak siyasi ahlaka sığmaz" sözleriyle tepkisini dile getirdi.
## Sahte Üyeliklerin Arkasında Ne Var?
Peki, bu sahte üyeliklerin arkasında ne var? Bildirici, "Anladığım kadarıyla, İl Örgütü’nden bazı birimler, zaman zaman seçmen kayıtları üzerinden taramalar yapıp, hiçbir partiye üye olmayanları saptayıp, AKP’ye üye kaydediyor. Özellikle de parti üyesi olmayan ve internetle pek ilgisi olmayacağını varsaydıkları 60’lı yaşlar ve üzerindekileri tercih ediyorlar sahte üye kaydetmek için" dedi. Bu durum, organize bir sahtecilik şüphesini güçlendiriyor.
Olayın ardından birçok soru işareti ortaya çıkarken, akıllara gelen bazı noktalar şunlar:
* Bu sahte üyelikler nasıl yapıldı?
* Kişisel veriler nasıl elde edildi?
* Sahteciliğin amacı neydi?
* Sorumlular kimler?
Bu soruların yanıtları, yapılacak soruşturmalar sonucunda ortaya çıkacak.
Bu skandal, Türkiye'deki siyasi etik tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Habersiz üye kaydı yapılan kişilerin tepkileri ve suç duyurusu hazırlıkları, olayın yargıya taşınacağını gösteriyor. Bu süreçte, sahteciliğin tüm boyutlarının ortaya çıkarılması ve sorumluların adalet önüne çıkarılması bekleniyor. Olayın siyasi sonuçları ise önümüzdeki günlerde daha net bir şekilde görülecek.
