12 yıl önce Erzurum'da lastik ayakkabılarıyla katıldığı atletizm yarışında keşfedilen milli sporcu Tubay Erdal, 25 yaşında olmasına rağmen sınırlı başarıya sahip tüm kızlara umut oluyor. Karantina sürecim vardı. Kolumu kaldıracak gücüm olmadığı için odada koşamadım bile. Normalde sporcu olduğumuzu, bağışıklığımızın güçlü olduğunu, yakalansak bile bizi etkilemeyeceğini söylüyorduk. Öyle değildi, mutsuzdum. 4'ü kız 4'ü erkek Feride-Celal çiftinin 8 çocuğundan 7'si olan Tubay Erdal, Erzurum'un Karayazı ilçesinde 14 yaşında sporla buluştu. Kısıtlı imkanlarla arazi lastikleriyle düzenlenen sosyal proje kapsamında hocaları tarafından bir koşu sırasında keşfedilen Milli sporcu, ailesinin tüm itirazlarına rağmen hayallerinden vazgeçmediğini söyleyerek o günleri şöyle anlatıyor:
Ailesinin kendisine uzun süredir destek vermediğini ancak pes etmediğini belirten genç sporcu, “Bu yolculuk aslında böyle başladı. Ben bir köy çocuğuyum Erzurum'un Karayazı ilçesinde büyüdüm. Daha önce siyah lastiklerle koşuyordum. Erzurum'a geldiler. Beni seçtiler. 1. oldum. Önce lastik ayakkabılarla geldim sonra spor ayakkabım yoktu. Ayaklarımı sıktı ama iyi koştum, önce geldim. 12 yaşıma kadar köydeydim. 12 yaşında Erzurum'a getirildim. 12 yaşıma kadar soğukta elimden geleni yapıyordum. O zaman koşmanın ne olduğunu bilmiyordum. Ama her zaman bir rüya gördüm ve kendim yapacağımı ve bir şeyler yapacağımı söylüyordum. Ailem o zaman buna izin vermezdi. Hep 'Sen bir kızsın, yapamazsın' derlerdi. Belki annem yüzünden okuyamazdım, sadece ortaokula giderdim. Orada köy çocuklarına pek bir şey öğretmiyorlar. Ortaokul en fazla 8. sınıfa kadar öğretilir. 6. sınıfa geçtiğimde beni seçtiler. Erzurum 8. sınıftan sonra Spor Lisesi yatılı öğrencisi oldum "dedi.
Atletizm 2013'te Polonya'da 20 kez Türkiye şampiyonluğu, Romanya'da dünya üçüncüsü, 2014'te Balkanlar 2'ncilig, 2016'da Amsterdam'da, Avrupa 3 '2018 yılında maraton branşında ülkemizi Berlin'de temsil eden Tubay Erdal, ailesinin de bir süre sonra ailesinin desteğini almayı başardığını söyledi, gitme diyorlardı, sonra 3. olduğumda. 2013 yılında dünyada hepsi benim taraftarım oldular, daha mutlu oldular, mutlu olduklarında onlar da mutlu oldular, kendimi herkese kanıtladım, aileme, köyüme, mahalleye, merkeze yaydım.Küçük çocuklar Okulda beni gören beni duydu, "Onun gibi olacağız, Tubay abla gibi sporcu olacağız" dediler. Şu anda küçükler başladı, onlar da merkeze geldi. Beni görüyorlar, diyorlar ' Senin yüzünden geldik '. Bir insana rol model olmak çok güzel. Hem mutlu hem de daha motive oldum. çocukların daha motive olması için daha başarılı olun. Başarılı sporcu kendisi gibi imkanları sınırlı olan tüm kızlara seslendi, “Öncelikle kadına yönelik şiddete hayır diyorum. Buradaki tüm kızlara sesleniyorum. Kadınların kendi ayakları üzerinde durmasını istiyorum. Umarım beni görürler. Ben de onların sesi oluyorum. Bunu istiyorum. Ben lisede henüz milli atlet olmadığım zamanlarda babam 50 lira ödüyordu. Onunla bir hafta geçiriyordum. Yapmak zorundaydım. Daha sonra milli takıma girdiğimde üniversitede kendi maaşımı almaya başladım. Bir kızın kendi parasını kazanması çok güzel. Sen kimsenin eline bakmıyorsun. Ben asla vazgeçmedim. Bazen aileme söylemedim, çok zor zamanlar geçirdim. Her zaman başaracağım dedim. Sanırım bunu başardım. Ama daha fazlasını başarmak istiyorum çünkü amacım Olimpiyatlar. Koronavirüse yakalandığını ve Olimpiyat hazırlıklarında zor anlar yaşadığını söyleyen genç milli sporcu Tubay Erdal, herkesi uyardı. Erdal, “Olumlu çıktım. Zaten birçok semptomum vardı. Otelde yine 14 günlük karantina dönemim oldu. Kolumu kaldıracak gücüm olmadığı için odanın içinde bile koşamadım. Normalde sporcu olduğumuzu, bağışıklığımızın güçlü olduğunu, yakalansak bile bu bizi etkilemeyeceğini söylüyorduk. Öyle değildi, mutsuzdum. Buradan herkesi uyarıyorum. Bunun için daha genç bir yaş yok. Herkese bulaşır. Kendim gördüm. Ben bir sporcuydum ama güçlü bir vücudum vardı ama çok kötü zaman geçirdim. Lütfen herkes maske mesafesine dikkat etmelidir ”.